Gabriel Sierra / Çizgi Yürüyüşü
31.07- 18.08.2012
Gabriel Sierra
San Juan Nepomuceno, Kolombiya, 1975.
Kolombiya, Bogota’da yaşıyor.
Endüstriyel tasarım eğitimi almış olan Gabriel Sierra, sanat, tasarım ve mimariyi bir araya getiren nesneler yoluyla sanat dünyasına hızlı bir giriş yaptı. Yarattığı paradoksal ve anlaşılması güç eserler çoğunlukla kültürel özelliklerin, geleneklerin, işaret, mimik ve mecazların etkili incelenmesinden doğmuştur. Çalışmaları, sanat ve tasarım tarihinden yöresel geleneklere, birçok bilimsel göndermeyi ve absürd bir mizah anlayışını içinde barındırır. Örneğin, Sıcak Kanlı Kediler için Fırın ( Horno para calentar gatos – Oven to Warm Cats, 2004 )eşekarılarının, ağaçların ve binaların köşelerine yaptıkları petekleri anımsatırken, işlevsel olarak da evcil hayvanını ısıtan insan vücudunu akla getiren kağıt hamurdan yapılmış bir çittir.
Olgun Meyveler için Fırın ( Apurador-horno para madurar frutas, 2004 ) çalışması da benzer bir prensibe başvurmaktadır, uzun zamandır süregelen bir Kolombiya geleneğini, daha hızlı olgunlaşmaları amacıyla meyveleri gazete kağıdına sarmayı hatırlatmaktadır.
Kahretsin-Üvey ana Doğa serisi ( Hang it all-Stepmother Nature series, 2006 ) Charles ve Ray Eames’in ikonik modernist tasarımını alır ve onu bir meyve askılığına dönüştürür. Kimsesiz İnsanlara Eşlik Eden Bir Lamba için Gölge ( Sombra para bombillo que acompana individuos solitarios, Shadow for a Lightbulb that accompanies Solitary People, 2003 ) isimli çalışmasında ise basit bir lambayı klavye şablonu ile kullanıp güven verici ve rahatlatıcı bir alete dönüştürerek, insanların yalnızken sıkça duyumsayabildiği gölge korkusunu işlemektedir.
Gabriel Sierra birçok defa, malzemenin biçimsel rötuşlarını hem basit hem de son derece karmaşık bir şekilde tasavvur edip, materyalin ve detayların dikkatli bir biçimde onarımıyla mekansal bütünü mimari açıdan yeniden inşa etmiştir ( genellikle sanatsal bağlamda, Kolombiya Encuentro de Medellin MDE07 tasarım sergisi-2007, Brezilya’da Sao Paulo Bieanali-2008 gibi ).
Medellin ( Kolombiya’nın kuzeybatı kesiminde, Antioquia şehrinin merkezi kenti ) için o, uygulamalı sanat geleneğinden yoksun olan bir şehirde kurgusal bir tasarım soykütüğü yaratmak istiyordu. Son dönemdeki projelerinde genellikle, zekice tasarlanmış radikal değişiklikler ile sergi alanının fonksiyonel ve biçimsel elementlerini vurgulamaktadır – sergi alanındaki (kenar tahtası) süpürgelikleri yok etmek ya da onlara yeniden şekil vermek gibi ya da sergi alanının malzemelerini, bakanın algısını ve mekan kurgusunu değiştirecek ölçüde heykel niteliği taşıyan bir unsura dönüştürmektir – ahşap zeminin bir kısmını söküp, onu dik bir açıda yerleştirmek gibi.
Gabriel Sierra’nın çalışmaları son yıllarda giderek, modern sanat ve tasarım tarihine bilimsel göndermeler yapan minimal ve sade bir hale bürünmüştür. Sierra, dikkatle incelendiğinde tamamen farklı ve beklenmedik bir şekilde ortaya çıkan basit biçimler yaratmaktadır: gizli tırnak ve mıknatısların yardımıyla ahşap rölyeflerin raf olmak için açılması gibi ( Başlıksız – Tamamlanmamış Raf, 2009 ); aslen kağıt ya da başka objeleri tutmaya yarayan, duvara monte edilmiş kancalar olan bir dizi yatay ve dikey tahta suntalar ( Belirli Sonsuzluk, 2010 ); tahta, merdiven, kabarcıklı düzeç, portatif masa gibi araç ve gereçlerin saklanabileceği, sanatçı tarafından oyulmuş kenar-köşe şeklinde beliren, beyaz bir duvar üzerindeki dikey koyu formlarda olduğu gibi: Başlıksız – 2 X 4 biçimindeki şeytan, Başlıksız – merdiven biçimindeki şeytan, Başlıksız – masa biçimindeki şeytan, Başlıksız – düzeç biçimindeki şeytan, 2012. Sierra’nın bütün çalışmalarında, mimiklerinin sert ya da kasıntı görünmesini engelleyecek şaka ve oyunculuk unsuru vardır.
Yamuk Altıgen ( Irreguler Hexagon )adlı çalışmasında Sierra, bir dizi kumaş ve tahtadan oluşan, mekanın nasıl yeniden şekillendirildiği ile ilişkili parçalar tasarlamış ve bunları izleyicinin oynaması için modeller olarak düşünmüş. İşte Sierra’nın ilgi alanını genişleten şeyler: İşlevsel arketipler, dünyanın nasıl algılandığı, mekan algısının nasıl değiştirilebileceği ve yeniden inşa edilebileceği.
hakkımızda
üyelik
hizmetler
iletişim
sergiler
etkinlikler
söyleşi
film gösterimi
konser
tiyatro
Mart
Pzt
Sal
Çar
Per
Cum
Cmt
Paz
4
11
18
25
1
2
3
20
21
22
23
24
15
16
17
19
26
27
28
29
30
31
Cerçocuk Atölyeleri
Cerçocuk Atölyeleri
Cerçocuk Atölyeleri
Cerçocuk Atölyeleri
Cerçocuk Atölyeleri
Cerçocuk Atölyeleri
Cerçocuk Atölyeleri
Cerçocuk Atölyeleri
Sanat Tarihi Semineri
Konser
The Color of Spain
Tiyatro: Son - Bir Türün Yok Oluşu Üzerine
Tiyatro: Angara Gazinosu Müzikli Kabare
Kemal Akçay ile ''The Matrix'' Film Analizi Atölyesi
Tiyatro: Zorba
Tiyatro: N'olcak Bu Yusuf Umut'un Hali Tiyatro Oyunu
Lorenzo Bernini Hayatı ve Eserleri
Konser: Şairlerin Şarkıları
Tiyatro: Scapin'in Dolapları Tiyatro Oyunu
Tiyatro: Piraye
Tiyatro:Bir İdam Mahkumunun Son Günü
Madonna Kürk Mantolu – Fareler Tiyatro Oyunu
Tiyatro:Bir İdam Mahkumunun Son Günü
Tiyatro:Dönemeç
Şizo-Sinema: Şizofrenik Filmlerle Anti-Psikanalizm
Tiyatro: Orhan Veli
Immersive Yoga 4 Element
Tiyatro: Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Tiyatro:Entrikalı Dolap Komedyası
Tiyatro: Bu Da Geçer Ya Hu
Tiyatro: Uyandığımda Sesim Yoktu
Tiyatro: Birdy Birdy
Immersive Yoga
5
6
7
8
9
10
12
13
14
ziyaret
CerBlog
TR I
EN